İrem KABATAŞ
Pestisit Raporları Endişe Verici
6 Aralık 2024 tarihinde OdaTV’nin yayımladığı haberde, laboratuvar analizleriyle ortaya çıkan çarpıcı sonuçlar yer aldı. Raporlara göre:
· Dereotunda, sınır değerlerin %17340 üzerinde pestisit bulundu.
· Nanede kimyasal oranları sınırların %9690 üstünde çıktı.
· Armut gibi diğer ürünlerde de benzer yüksek seviyede kimyasal kalıntı tespit edildi.
Bu sonuçlar, sağlıklı gıda tüketmek için organik ürünlere yönelen insanlarda büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Üstelik bu ürünlerin üzerinde “pestisit yok” ibaresi bulunuyordu.
Tüketicilere Fahiş Fiyatla Zehir Satıldı
Tazedirekt ürünlerini tercih eden tüketiciler, yalnızca sağlıklı beslendiklerini düşünerek değil, aynı zamanda organik ürünlerin daha yüksek fiyatlarını ödemeyi göze alarak bu alışverişleri yaptı. Ancak ortaya çıkan raporlar, bu ürünlerin iddiaların aksine sağlıksız ve tehlikeli olduğunu gösterdi. Üstelik bu durumun kamuoyuna yansımasının ardından Migros ve Tazedirekt yetkililerinin tatmin edici bir açıklama yapmaması, tepkileri daha da artırdı. Şirket, şeffaflık talep eden tüketicilere yanıt vermek yerine, müşterilerini üretim tesislerine davet etmek gibi yüzeysel çözümler sunmakla yetindi.
Kimyasalın İnsan ve Doğa Üzerindeki Etkileri
Bu skandal, yalnızca tüketicilerin sağlığını değil, doğayı da tehdit ediyor. Tarımda kontrolsüz şekilde kullanılan pestisitler, toprağın verimliliğini yok ederek ekolojik dengeyi bozuyor. Bu kimyasallar, yağmur sularıyla yer altına sızarak su kaynaklarını kirletiyor. Ayrıca, pestisitler yalnızca zararlı diye tanımlanan böcekleri değil, doğanın döngüsünü sağlayan arılar gibi faydalı canlıları da öldürüyor. Bu durum, tarımın sürdürülebilirliğini ciddi şekilde tehdit ediyor.
Şirket Sessiz
Haberin üzerinden haftalar geçmesine rağmen Migros ve Tazedirekt’ten kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama gelmedi. Tüketiciler, şu sorulara cevap arıyor:
· Bu ürünlerde bu kadar yüksek miktarda pestisit neden ve nasıl bulunuyor?
· Ürünlerde bu kadar yüksek oranlarda kimyasal bulunmasını açıklayacak mısınız yoksa tüketicileri bilinçli bir şekilde mi kandırdınız?
· Pestisit yok" diyerek insanları aldatırken, bu skandalın bedelini kim ödeyecek?
Ne Yapabiliriz?
Bu skandal, hem bireyler hem de toplumsal sorumluluk açısından bir uyarı niteliği taşıyor. Gıda güvenliği için yapılması gerekenler açık: Tüketiciler, satın aldıkları ürünlerin üretim süreçlerini sorgulamalı ve şeffaflık talep etmeli, şirketler, ürünlerinde kullanılan kimyasalları açıkça beyan etmek zorunda olmalı, devlet, pestisit denetimlerini daha sıkı hale getirmeli ve limit aşımında caydırıcı cezalar uygulamalı.
Tazedirekt skandalı, büyük şirketlere körü körüne güvenmenin risklerini bir kez daha gözler önüne serdi. İnsanlar, yalnızca sağlıklı gıda hakkı için değil, doğanın geleceği için de bu sorumluluğu üstlenmek zorunda.