Mehmet Murat YILDIRIM
Eylemde konuşan DİSK Genel İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Serdar Çapar, hükümetin 22 bin 104 TL olarak açıkladığı asgari ücreti, çalışanların yaşam koşullarını iyileştirmek bir yana, onları daha da yoksullaştıran bir adım olarak nitelendirdi. Çapar, "Asgari ücrete yapılan bu zam, işçilerin, emeklilerin ve halkın gerçek ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak. Hükümet, işçilerin ve emekçilerin durumunu göz ardı ederek, sadece sermaye sınıfını koruyan politikalar izliyor" diyerek, hükümetin izlediği ekonomik politikaları eleştirdi.
DİSK, sadece asgari ücretin artırılması değil, aynı zamanda vergi düzenlemelerinde de köklü değişiklikler talep etti. Çapar, şu talepleri dile getirdi:
- Gelir vergisi ilk dilim oranı yüzde 10’a çekilmeli.
- Vergi tarife dilimleri, en azından asgari ücret artışı oranında, yeniden değerleme oranına uygun şekilde artırılmalı.
- Asgari ücret üzerinden yapılan vergi kesintisi, çalışanların lehine yeniden düzenlenmeli ve asgari ücret vergi istisnası kapsamına alınmalı.
- Patronlara sağlanan SGK prim desteği, işçilere de verilmelidir.
- Damga vergisi tamamen kaldırılmalıdır.
Çapar, konuşmasında, DİSK olarak bu taleplerin takipçisi olacaklarını, haklarını alana kadar mücadeleye devam edeceklerini belirtti. "Biz, işçiler olarak, emekliler olarak, her zaman alanlarda olmaya devam edeceğiz. Hükümet, halkın ihtiyaçlarını göz ardı etmemeli ve emekçilerin sesine kulak vermelidir" dedi.
Sağlık Çalışanlarından da Tepki: "Vergide Adalet" İçin İş Bırakacaklar
Eyleme katılan bir diğer grup ise, sağlık çalışanlarıydı. Adana Tabip Odası (ATO) tarafından yapılan açıklamada, sağlık emekçileri de yıllardır süren "Vergide adalet" talebini yineledi. Sağlık çalışanları, hükümetin ekonomik kriz karşısında sağlığa yönelik yetersiz bütçe ayırmasını ve sağlık çalışanlarının düşük ücretlerle geçinmek zorunda kalmasını sert bir dille eleştirdi. Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, yaptığı açıklamada, hükümetin sağlık sektöründeki emekçilerin haklarını görmezden geldiğini ve düşük ücret politikalarıyla sağlık hizmetlerinin kalitesini de olumsuz etkilediğini belirtti.
Dr. Polatöz, "Maliye Bakanı aylar önce vergi adaletini sağlama sözü vermişti, ancak bugün geldiğimiz noktada vergi kaçıranlardan vergi alınması bir yana, biz sağlıkçılara dahi insanca yaşayabileceğimiz ücretler verilmiyor. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan ebe ve hemşire meslektaşlarımıza yoksulluk sınırının bile altında ücretler ödeniyor. Hükümet, sağlık emekçilerinin emeğini görmezden gelirken, sermaye gruplarına daha fazla kaynak aktarılmasından vazgeçmiyor" dedi.
