Hazal Battaloğlu
Protestonun nedeni olarak, İstanbul’da CHP’li belediyelere yönelik operasyonlarla belediye başkan yardımcıları ve meclis üyeleri dahil 10 kişinin tutuklanması, Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Abdullah Zeydan’a hapis cezası verilerek yerine kayyum atanması ve Antep’teki tekstil işçilerinin eylemlerinin valilik yasağıyla engellenmeye çalışılması gösterildi. Ayrıca BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in tutuklanması ve İstanbul’da sol-sosyalist siyasetçi, sanatçı ve gazetecilere yönelik operasyonlarla 52 kişinin gözaltına alınması da tepki çeken gelişmeler arasında yer aldı.
“Gözaltılar, Tutuklamalar, Baskılar Bizi Yıldıramaz”
Basın açıklamasını Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Dönem Sözcüsü Yaşar Polat okudu. Açıklamada, hükümetin baskı politikalarına karşı ortak mücadele vurgusu yapılarak şu ifadeler kullanıldı:
"İktidar, muhalefetin ortak hareket etmesini engellemek amacıyla devlet imkanlarını, kolluk güçlerini ve siyasallaştırılmış yargıyı kullanarak siyaset alanını kendi çıkarına göre dizayn etmeye çalışıyor. Kayyumlarla halkın iradesini gasp edenler, işçilerin grevlerini yasaklayanlar, sendikacıları tutuklayanlar aynı baskı rejiminin sürdürücüsüdür. Ancak ne işçiler sefalet düzenine boyun eğecek ne de halkın iradesi kayyumlara teslim olacak."
Açıklamada, Van’da kayyum atamalarına karşı yapılan protestolarda 127 kişinin gözaltına alınması, Antep’te işçilerin sefalet ücretine karşı yaptığı grevlerin yasaklanması ve sendika temsilcilerinin tutuklanması eleştirildi.
“Birleşerek Kazanacağız”
Protesto sırasında sık sık “Kayyumlar gidecek, halk kazanacak!”, “Direne direne kazanacağız!” sloganları atıldı. Emek ve Demokrasi Güçleri, baskılara karşı mücadeleyi büyütme çağrısında bulunarak, kayyum atamalarına son verilmesini, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını ve işçilerin taleplerinin kabul edilmesini istedi.
